Prof. Dr. Hasan Raci YANANLI ile Kariyeri ve Tıp Okumak Üzerine
Tıp zordur. Kazanması da okuması da mesleği icra etmesi de zordur. Ama bazı hocalar vardır, yükünüzü hafifletirler, elinizi uzattığınız yerdelerdir. Erişilebilir ve yardımseverlerdir. Yanınızda yürürler. Emek verirler…Kolaylaştırırlar.
Türkiye’nin önde gelen üniversitelerinden ve en çok tercih edilen bölüm ve fakültelerinden birinden, hocamız namı diğer Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Raci Yananlı hocam da yukarıda sözünü ettiklerimden: Ulaşılabilir, bilgilendirici ve destekleyici bir sağlıkçı; aktif, çalışkan, öğrenci dostu bir eğitimci…
Marmara Üniversitesi Tıp fakültesini birlikte gezerken olsun, sosyal medya hesabındaki kareler olsun -abartmıyorum- öğrencileri yanında hep gülümserken görüyorsunuz…
Kendisiyle eğitimi, kariyeri ve iş hayatı üzerine konuştuk. Keyifli okumalar.
-Merhaba Sayın hocam, bize kendinizi tanıtmakla başlayabilir misiniz?
Merhaba ben Fenerbahçe Lisesinden mezun olduktan sonra aynı yıl Cerrahpaşa Tıp Fakültesine başladım, 2006 yılı öncesi Lise 3 yıl olduğundan ve bir sene erken okula başladığımdan 22 yaşında doktor olarak göreve başladım. Bir süre pratisyen hekim olarak görev yaptıktan sonra Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Farmakoloji Ana Bilim Dalında 1999 senesinde Asistan olarak göreve başladım. Doçentlik ve ardından Profesörlük derken o tarihten bugüne kadar aynı bölümde çalışmaktayım.
-Bulunduğunuz konumdan gerilere gidelim… Kariyer planınız nasıl oluştu, lisede mi karar verdiniz sağlık alanında uzmanlaşmaya yoksa bir kırılma noktası mı var?
Lisede hocalarımın özellikle de matematik hocamın yönlendirmesiyle (senin yazın çok kötü kesin doktor olacaksın derdi) doktor olmaya karar verdim. Hekimlik öyle bir meslek ki bir kez aklınıza girdimi başka bir meslek düşünemiyorsunuz.
-Tıp okumanın uzun yıllar sürmesi öğrencilerin gözünü korkutabiliyor, Marmara’nın eğitim sisteminden kısaca söz edebilir misiniz? Öğrenciler neden Marmara Tıp fakültesini tercih etmeli?
Tıp okumak zannedildiği gibi uzun değil, aslına bakacak olursak 4 yıllık üniversite eğitimi sonrası tıp haricindeki okuldan mezun olan bir öğrenci lisans mezunu olurken, tıp fakültesinden mezun olan öğrenciler yüksek lisans yapmış kabul edildiği için lisans artı yüksek lisans eğitimi 6 yıl olduğunu söyleyebiliriz, toplam olarak değişmiyor. Bir başka değişle tıp öğrencisi yüksek lisans yapmadan doktoraya başlayabiliyor.
Çok çalışın ancak sınavdan geçmek için değil sınıf geçmek için değil bu bilgi nasıl kullanabileceğinizi sorgulayarak, öğrenmek için çalışın.
Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Ülkemizde ilk akredite olan Tıp Fakültelerinden biri ve akreditasyonumuz bu sene 6 yıl daha uzatılarak 2029 yılına kadar yine akredite oldu. Kadromuzda 300 ün üzerinde tecrübeli akademisyenle büyük bir aileyiz. Özellikle Tıp Fakültelerini tercih edecek olan öğrencilerimize bu tercihlerini yaparken mutlaka akredite olan okulları seçmeleri gerektiğini ve eğitim kadrolarını araştırmalarını ve eğitime katkılarını göz önünde bulundurmalarını öneririm.
Bir hekim mesleğini icra ederken hastalara yardımcı olmanın, bir hastanın iyileştiğinde size olan minnet duygusunu ifade etmesinden daha güzel bir duygu olamaz diye düşünüyorum.
-Tıp doktoru olmanın avantaj ve dezavantajları neler?
En büyük avantajı tabi ki dünyanın her ülkesinde olduğu gibi ülkemizde de maddi olarak üst düzey bir hayat standartı sunmasıdır. Ama bu öğrencilerin birincil önceliği olmaması lazımdır zira tüm dünyada tıp fakültesini kazanacak kadar zeki ve çalışkan bir fert hangi işe girse hangi mesleği icra etse ortalama kazancın üstünde bir hayat gelir kazanır. Tıp fakültesinin bence tercih edilmesinin başlıca nedeni manevi olarak insanı tatmin edecek ve toplum içinde itibar kazandıracak başka bir meslek olmamasıdır. Bir hekim mesleğini icra ederken hastalara yardımcı olmanın, bir hastanın iyileştiğinde size olan minnet duygusunu ifade etmesinden daha güzel bir duygu olamaz diye düşünüyorum.
-Tıpçı bir akademisyen olmak nasıl bir şey… Üniversitede bir gününüz nasıl geçiyor?
Tıp Fakültesinde akademisyen olarak çalışmak diğer sağlık kurumlarında doktor olarak çalışmaktan biraz farklı, bizim 3 görevimiz var birincil görevimiz araştırma yaparak tıp literatürüne yeni bilgiler katmak ikincil görevimiz uzman doktor ve tıp fakültesi öğrencisi yetiştirmek üçüncü olarak ise hastaları tedavi etmek, tıp fakültesi dışında çalışanlar doktorlarımızda bizim mesaimizin çoğunluğunu oluşturan görevler bulunmaz.
Öğrencilerimize hep söylediğimiz gibi “Mutlaka yurt dışına gidin bilginizi tecrübenizi arttırın ama sonra tekrar dönerek öğrendiklerinizi buraya taşıyın” Ülke olarak en büyük servetimiz gençlerimizdir.
-Türkiye de sağlık çalışanı olmak hakkında ne düşünüyorsunuz?
Yurt dışına giden sağlık çalışanlarımızla ilgili de birkaç yorum rica edebilir miyiz?
Marmara Tıp Fakültesi için söyleyebilirim, fakültemizde görev yapan akademisyenlerin tamama yakını yurt dışına gitmiş bir süre orada kalmış sonrasında ülkemize geri dönmüştür. Öğrencilerimize hep söylediğimiz gibi “Mutlaka yurt dışına gidin bilginizi tecrübenizi arttırın ama sonra tekrar dönerek öğrendiklerinizi buraya taşıyın” Ülke olarak en büyük servetimiz gençlerimizdir.
”Yapay zekadan yakın gelecekte karar verici olarak da yararlanılması hiç kimseyi şaşırtmamalıdır.”
-Dünyada tıp alanındaki gelişmelere baktığımızda teknoloji ve yapay zeka sağlık alanına ne kadar dahil, gelecek hakkında neler söylemek istersiniz?
Bizim de Tıp Fakültemizde en çok rağbet gören öğrenci kulüplerinden biri yapay zeka kulübüdür. Yapay zeka hiçbir zaman bir hekimin yerini alamayacak diye düşünebilirsiniz ancak tıbbın bir çok alanında gerek teşhis gerek ayırıcı tanı gerekse hastalığın gidişatını belirlemede günümüzde zaten kullanılmaktadır. Yapay zekadan yakın gelecekte karar verici olarak da yararlanılması hiç kimseyi şaşırtmamalıdır.
-Tıp öğrencilerine eğitim hayatları sırasında ve sonrası için tavsiyelerinizi paylaşabilir misiniz?
Çok çalışın ancak sınavdan geçmek için değil sınıf geçmek için değil bu bilgi nasıl kullanabiliceğinizi sorgulayarak, öğrenmek için çalışın.
Son olarak öğrencilerimize tercihlerini yaparken uyarmak isterim; Lütfen tercih sıranızı en çok istediğiniz okulu üste yazarak yapın. Kesinlikle bir önceki yılın başarı sırasına veya puanına göre yapmayın aksi takdirde okulun sıralamadaki yeri değişirse çok üzülürsünüz. Kendinizi, sıraladığınız okullarda sırayla hayal edin, bir alttakinde bir üsttekine göre daha mutlu hissediyorsanız sıralamayı yanlış yaptınız demektir. Son olarak yazacağınız okulları imkânınız varsa gözünüz ile görün, düşünün ki evinize basit bir koltuk alırken görmeden almıyorsunuz aynı hassasiyeti okulunuza da gösterin.
–Vakit ayırdığınız için teşekkür ediyoruz. Kolaylıklar diliyoruz.
Tüm öğrencilerimize başarılar diliyorum, her şey gönüllerince olsun.
Marmara Tıp Fakültesi:
Konuk iletişim:
https://www.instagram.com/hasanry/